son zamanların, herbirşeylerin özetidir, sonudur bu..
yıllar geçti,ben yoruldum.. dillerde kirlendi adım.
ne uslandım, ne duruldum.. ben seni hiç unutmadım…
takvim sonunu unuttu, bülbül kanını unuttu..
düşman kinini unuttu, ben seni hiç unutmadım…
çehren gibi baktım aya; kanadım, toprağa, suya..
dağ-taş düşerken uykuya, ben seni hiç unutmadım…
sen, beni erken unuttun; elveda derken unuttun..
sen, sözün varken unuttun, ben seni hiç unutmadım…
sen, gönlünce bir aşk düşle, hayata yeniden başla..
sevgim üzerse bağışla, ben seni hiç unutmadım…
kullar dinini unuttu, mahşer gününü unuttu..
yollar yönünü unuttu, ben seni hiç unutmadım…
dinlemedim eşi-dostu; herkes kızdı, sonra sustu..
bana annem bile küstü, ben seni hiç unutmadım…
bir vedayla ölünmezmiş(!), bana kız mı bulunmazmış(!)
bilmezler, bu garip bir iş; ben seni hiç unutmadım…
şu akşamlar yordu beni, yıldız-yıldız vurdu beni..
hatıralar sardı beni, ben seni hiç unutmadım…
biz ayrıldık, ah bu yüzden; dalgalar koptu denizden..
bir ben kaldım, ikimizden ve ben seni unutmadım…
aslı, nazını unuttu; kerem, sazını unuttu..
mecnun, sözünü unuttu; ben seni hiç unutmadım…
şu göklere yemin olsun, kızıl kara yemin olsun;
“yalan yer”e yemin olsun, ben seni hiç unutmadım…
binbir kere yemin olsun; ardınsıra yemin olsun
ben seni hiç unutmadım, ben seni hiç unutmadım…